Türk mutfağı dünyaya tanıtılmalı

İzmir Ekonomi Üniversitesi ITL 350 İtalyanca Gastronomi Terminolojisi dersine, Ünlü İtalyan şef Danilo Zanna konuk oldu. İEÜ Hazırlık ve Lisans/Önlisans Programları İtalyanca Öğretim Görevlisi Zeliha Kabadayı’nın dersine konuk olan Zanna, mutfak kariyeri, yemek zevki, İtalyan - Türk mutfağı ile Masterchef programı hakkında bilgi verdi.

İtalyan mutfak kültürünün, yemeklerinin, lezzetli tariflerinin, en çok bilinen ve tüketilen ürünlerinin ayrıca İtalyan şeflerinin tanıtılması ve İtalyanca konuşulması amacıyla İEÜ bünyesinde ilk kez açılan ITL 350 seçmeli dersinde, öğrenciler farklı konuklarla sohbet etme imkanı yakalayacak.

Etkinliğe Zanna’nın yanı sıra İzmir İtalyan Konsolosu Valerio Giorgio, İEÜ Yabancı Diller Yüksekokulu Müdürü Donald Staub, İEÜ İtalyanca Bölüm Koordinatörü Buket Kasalı ve bölüm akademisyenleri katıldı.

Zanna, 8 yıldır Türkiye’de yaşadığını belirterek, Türk mutfağının dünya gastronomisinde önemli bir yer aldığını vurguladı. Türk gastronomi tarihinin çok eskiye dayandığını belirten Zanna, “Bu nedenle öncelikle Türk insanı kendi mutfak kültürüne gereken önemi göstermeli. Başarılı şefler aracılığıyla Türk mutfağını dünyaya tanıtmalı.  Ben bir şef olarak herşeyi yiyorum. Ama Türkiye’de en çok sevdiğim yemek Cağ Kebabı. Bu amaçla bir Türk ustadan 2 hafta eğitim aldım. Fırsat buldukça da evimdeki özel fırınımda bu yemeği pişiriyorum. En sevdiğim tatlı  ise künefe. Künefe peyniri ve pişirme tekniği ile Türk mutfağına ait özel bir ürün. Ayrıca özellikle Antep baklavasını da çok seviyorum” dedi. Daha önce yoğurt yemediğini, işi gereği yemeye başladığını ancak ayrana karşı hala bir zaafının olduğunu aktaran Zanna, her ne kadar denese de bu içeceğe alışamadığını espirili bir şekilde anlattı.

İtalyan ve Türk mutfağının benzer noktalarının olduğunu vurgulayan ünlü şef Zanna, “İki ülke geçmişte ticaret bağlantıları sayesinde kültürel etkileşimde bulunmuş. Coğrafi açıdan aynı denizi paylaştığı için pişirme tekniklerinde olmasa bile özellikle kullanılan ürünler konusunda çok benzerlikler gösteriyor” diye konuştu.

Masterchef programının farklı şehirleri gezerek o yörelerin değişik ve bilinmeyen yemeklerini tanıtmak için bir rol üstlendiğine dikkat çeken Zanna, geleceğin şeflerine bu programı tavsiye ettiğini ancak öncesinde mutlaka ciddi eğitim almaları gerektiğini tavsiye etti. Zanna, mutfağın çok çalışılarak öğrenildiğini, aşçılıkta zamanın en önemli malzeme olduğunu vurguladı.

Koronavirüs birçok organizasyonu etkiledi

Etkinlik sonrası söz alan İzmir İtalyan konsolosu Valerio Giorgio da, söyleşi için Öğretim Görevlisi Zeliha Kabadayı’ya ve Şef Danilo Zanna’ya teşekkür etti. Giorgio, pandemi sebebiyle uzun süre yüz yüze gelinemediğini belirterek, “Koronavirüs birçok organizasyonu etkiledi. Ancak bu vesileyle de olsa bir araya gelmek çok güzel oldu.  Önümüzdeki Şubat ayında İzmir “Slowfood” organizasyonuna ev sahipliği yapacak. Orada tekrar görüşmek üzere” dedi. Giorgio, İtalya ve Türkiye’nin hem coğrafi yakınlık hem de kullanılan ürünler bakımından çok yakın iki mutfağa sahip olduğuna da dikkat çekerek, UNESCO’nun desteklediği ve tüm Akdeniz ülkelerini birleştiren Akdeniz Diyeti’nin (La Dietà Mediterranea) önemine de değindi.

İEÜ İtalyanca Bölüm Koordinatörü Buket Kasalı da, etkinlik için Kabadayı ve Zanna’ya teşekkür  etti. Kasalı, ikinci yabancı dil öğrenmenin öğrencilerin yaşamlarında yeni bir süreç oluşturduğuna dikkat çekerek, bu söyleşinin öğrencilerin sorularıyla daha da keyifli hale geldiğini, sorularından dolayı öğrencileri tebrik ettiğini söyledi.